27 Kasım 2012 Salı

Özal'dan Çıkan Dört Zehir


“Özal’ın ölü bedeninde, dışarıdan verilmiş dört zehirin kalıntısını bulmuşlar”.
Kökü dışarıda zehirler…
Okumuşsunuzdur, geçtiğimiz günlerde yazıldı.
Malum gazete kaynaklı bir haberdi…
Aslında Özal’ın mezarı boşuna açılmış; o zehir çeşitlerinin hiçbiri şaşırtı değil, bilirsiniz...
İlki, topluma giydirdiği “serbest piyasa ekonomisi” gömleğinden kalandır.
Seksenlerden bu yana etkisini görüyor, sürünüyoruz; o gömlek hepimizi zehirlemedi mi?
Diğeri, küreselleşmeyle değiştirdiği toplumun kalıntısıdır. 
Okumayan, merak etmeyen gençleri tarikatla tanıştırmasının; insanlara bulaştırdığı terör, irtica, dış borç, enflasyon pisliğinin kalıntısıdır…
Ya Özal’ın içimize zehir salan o çukurları?
Hani, otoban yapılırken orman içinden çakıl aldırdığı için oluşan Eskitaşlı’daki çukurları…
Bay Başkan’ın, havamızı suyumuzu zehirleyecek olan; “ahha bu çukurları çöplük yapacağım” dediği çukurları…
Üçüncü cins zehir onun kalıtı olmalı…
Ha, en önemlisi de Hamitabat Termik Santrali…
Zehirin aslı burada…
Satılmak istenip de bir türlü satılamayan; çıkardığı baca gazları yüzünden Burgaz’ın zehirlendiği o Termik Santralı…
Hepimizi zehirliyor ya; Özal’ın cesedinden çıkan zehirlerin en önemlisi de o olmalı!..
Sorsalardı ya!..
Boşuna açmışlar mezarı…