23 Kasım 2012 Cuma

BİRLİĞİN GÜCÜ


Satamadılar işte…
İyi oldu.
Kurtulduk mu?
Koskoca bir “hayır”…
Hamitabat Termik Santrali söz konusu olan...
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı önce, teklif verme sürecini “19 Ekim’e kadar” demişti.
Sonra ‘22 Kasım’a dek uzattılar.
Şimdi de, bir yıl sonraya; 14 Kasım 2013’e…
Görüyor musunuz?
Teklif vermeye cesaret eden çıkmadı...
Aynı günlerde bir güzel haber daha geldi;
“Beğendik’e Termik Santral izni verilmeyecek”…
Haftalardır mücadele eden çevre dostlarının zafer çığlıkları sanal dünyada yankılandı.
Bu iki haberin ard arda gelmesi rastlantı mı?
Belki zamanlama açısından öyle ama…
Sonuç;
Hiç de öyle değil!..
Olayları yönlendiren asıl olgu;
Gerçeği gören, birlik olup tüm gücüyle haykıran Trakya insanının başarısı...
Yaşadığı topraklara sahip çıkma gücü.
Bu aşamada Nükleer’i de masaya koysalardı sonuç yine aynı olurdu…
Bu gücü kimse hafife almamalı…

Bunlara pati derler...


HEMŞEHRİ


Söylene söylene okuduğu yerel gazetenin bir ucunu katladı, gözlüğünün üstünden bakarak oğluna söylendi…
- Yavaş ye be oğlum, tıkanacaksın; arkandan kovalayan mı var?
- Tamam baba yav!.. derken güldü çocuk.
Hafta sonu tatilinde dükkana gelmiş, babasının bilgisayarında oyun oynarken pilavını da kaşıklıyordu.
Elinde siyah çantayla kapıdan girene döndü bakışlar:
- Ooo yeğenim, hangi rüzgar attı seni? Gel bakalım çoktandır görüşmedik…
- Aracımın yağ değişimi gelmişti amca, yandaki ustaya bıraktım; senin de bir kahveni içeyim diye uğradım… Gazeteye dalmışsın yine!..
- Baksana, yeni hemşehrilerimize; Başsavcım ile Kenan Mortan’a berat vermişler… Gazete “beş yüz kişi katıldı” yazıyor toplantıya
- Ha okudum… Çarşıda konuşuyorduk. Başkan, belediye çalışanlarını zorunlu tutmuş törene katılmaya; Adliye’de çalışanlara da rica edilmiş… Senin anlayacağın mecburen katılmışlar. Katılmışlar ama öyle gazetenin yazdığı gibi beş yüz kişi de değildir; o salon zaten üç yüz kişilik…
- Kenan Mortan Türkiye’nin sayılı masonlarından biriymiş diyorlar… Burgaz’ın hemşehriliği verilirken araştırmışlardır tabi...
- Ben bakayım mı? dedi çocuk. Söylediklerini duymazdan geldiler…
- O önemli değil Amca… Asıl sorun Başkanın, Başsavcı’ya o ödülü vermesi… Düşünebiliyor musun; “onca hapisten sonra Edirne Belediye Başkanı’nın, Edirne Başsavcısı’na böyle bir ödül vermesini”…
- Boş ver be yeğen, kim n’aparsa yapsın!..
- Öyle deme… Bak not almıştım, çantamda… 2009 Yılı sonunda Kırıkköy olayında mahkumiyeti var. Tecil edildi ama altı ay hapis cezası aldı. Başkanın “Pazaryeri Davası” var, Eskitaşlı’dan da bir davası var. Ata İş Merkezi ile ilgili dava Kırklareli’de karar aşamasında…
- Hiç şüphem yok, bizim Başsavcımız görevini eksiksiz yapar. Bakmaz öyle sempatikikmallere…
- Bence de öyle ama bizim başkan siyasi!..
Bilgisayar başındaki çocuk bir anda bağırdı;
- Baba, araştırmalı dedin ya, buldum… “İkinci Cumhuriyetçi ve Neo-liberal görüşleriyle tanınıyormuş… Asıl tanınma konusu, “üst dereceli bir mason” olmasıymış... “27 Mart 1985 tarihinde "Ephessus" locasında, 25 Kasım 1985 tarihinde "Inanis" locasında, 27 Ocak 1986 tarihinde yine "Inanis" locasında Kenan Mortan'ın konferanslarını görüyoruz...” diyor…
Şaşırmıştılar. Birbirlerine bakarlarken çocuk sordu:
- Baba, bizim başkan da mason mu?